Çok yıllar önce, bir yerde; “Çehreler maziden bihaberdir, ama hatıralar daima onu yâd eder.” yazılı bir söz okumuştum. O gün, bu gündür bu sözü zaman zaman hatırlarım, değişik nedenlerle. Bu nedenler çoğunlukla beni alır, zaman öncesine taşır. Kâh hüzünlenir, kâh hoş duygular yaşarım, yeniden…
Geçen hafta içinde, 1971 Mezunu Deniz Astsubaylar sitemizde yayında olan “KUYU” başlıklı yazısını okuduğumuz, Sayın Meslektaşımız, Emekli Deniz Astsubayı Mehmet Ali KILINÇ ile görüştük. Bir günlük bir ziyaret için İzmir’e gelmişti.
Bu görüşme, kendi anlatımıyla “İki çatı altında, iki yıl” dan sonra ilk karşılaşma idi. Bir yıl Beylerbeyi Deniz Astsubay Okulu’nda, bir yıl da Derince Makine Sınıf Okulu’nda 1968~1969 ve 1970~1971 yıllarında, iki çatı altında bulunmuştuk. O yıllardan bu yana araya, 42 yıldan fazla bir zaman girmişti. İnternet ve telefonla haberleşmelerimiz oluyordu. Yüz yüze tekrar karşılaşmak, ancak herhangi bir nedenle olabilecekti. Kim bilir ne zaman…
İzmir’de karşılaştığımız ilk anda internetteki fotoğrafların yardımıyla birbirimizi bilebildik, tabi ki. Simalar çok değişmişti şüphesiz. Hep var olan, geçmişi anımsatan bir şeyler kesinlikle vardı. Ses tonu, bakışlar, yüzdeki yıpranmış olsa da geçmişten gelen bazı izler, biraz da tebessüm… Geçen zamanın büyüklüğü ve özeti; belki de sadece “dede olmakla” anlatılıyordu. Yirmili yaşların zarifliğinin yerini alan; beyazlaşmış veya dökülmüş saçlar, yorgunca bakışlar ve yıllara inat hâlâ gülümseyen bir yüz seçilebiliyor.
O yılların dal gibi bedenine, belirgin birer göbek yer etmiş, her birimizde, genellikle…
Ufak tefek dediğimiz bazı sağlık sorunlarımıza karşın; kendimizi yine de sağlıklı görüyor, göbeklerimizi de seviyoruz. Ekli fotolarda görüldüğü gibi…
Sağlıkla nice güzel günlere… Hep birlikte… Tekrar görüşebilmek umuduyla…
Ek Not: Bu görüşmeden dört gün sonra, Antalya’da elim bir kaza sonucu; Sayın Mehmet Ali KILINÇ'ı kaybettik. Onu hep anacak, unutmayacağız. Allah rahmet eylesin.
Mustafa SEVİMLİ
Mart 2014 - İZMİR
View the embedded image gallery online at:
http://emekliasubaylar.org/yazarlar/item/1256-iki-cati-altinda-iki-yil-mustafa-sevimli#sigProId10d17f3fec |
Yorumlar
Ertesi sabah erkenden Antalya'ya gitmek için yola çıkacağını biliyordum. Öğleden sonra telefonla aradım. Yolculuğunun iyi geçtiğini, bir yerde mola verdiğini, çay içip, dinlendiğini, az bir yolu kaldığını, bir kaç saat sonra eve varacağını söyledi. Aradığım için, konuştuğumuzdan ve görüşmemizden memnun olduğunu belirtti. İyi yolculuklar diledim. Tekrar görüşelim dedi. Bu, karşılıklı son sözlerimiz oldu. Birkaç gün sonra vefatına neden olan Antalya şehir içindeki tramvay kazasını duydum. On gün kadar komada kaldı ve kendisini kaybettik. Ruhu şad, mekânı cennet olsun.
RSS beslemesi, bu iletideki yorumlar için